Kınık Köyü; Bilecik ilinin Pazaryeri ilçesine bağlı ve 6 km uzaklıkta; 493 nüfuslu, evlerinin yapısı, sokaklarının temizliği, bahçelerinde ve camlarında birbirinden güzel çiçekleri ile dikkat çeken, şirin bir köydür. Eski adı Hotanlı olan Kınık Köyü, ilk yerleşim tarihi çok daha geçmişe gitse de, bugünkü hali ile 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşında, Bulgaristan’dan göç eden aileler tarafından kurulmuş bir göçmen köyüdür.

Köyün bağlı bulunduğu ilçe olan Pazaryeri’nin adı, Osman Bey’in, bu bölgeyi idare etmesi için atadığı Yahşi Pazarlu Bey’den gelir. Yörenin tarihi süreç içindeki en önemli özelliği; Roma döneminde, Anadolu’dan gelip Bursa bölgesine giden meşhur Roma Yolu’nun buradan geçiyor olmasıdır.

Kınık Köyü’nden ilçeye giden yol, bu yolun bir parçasıdır. Bu yolun geçtiği yerler, yöre insanı tarafından hala Bağdat veya İpek Yolu olarak bilinmektedir.

İlçe topraklarının büyük kısmı, yaklaşık %90’lık bölümü, ormanlarla kaplıdır. Ormanlar dışında kalan alanlarda bol miktarda şerbetçi otu yetişmektedir. Bir çeşit maya olarak kullanılan bitkinin dünya üzerinde en iyi şekilde üretildiği yer burasıdır. Şerbetçi otu, biranın hammaddesidir. Uzun sırıklarda yetiştirilen şerbetçi otları, seyirlik bir görüntü sunar.

Köye 3 kilometre mesafedeki Küçük Elmalı Göleti’nde izcilik kampları düzenleniyor.
Bozcaarmut Göleti, etrafında yürüyüş yapabileceğiniz oksijen seviyesi oldukça yüksek bir alanda bulunuyor.
Bilecik iline bağlı Yenipazar ilçesi Yukarı çaylı köyünde bulunan Su Uçtu Şelalesi, bölgedeki madencilik faaliyetlerinin tehdidine rağmen hala hem içilebilen hem de içerisinde yüzülebilen doğal bir su kaynağı.
Osmanlı’nın devrinde kalma bir köy olan Pelitözü’nde bulunan ve ilk başta tarım sulama amaçlı yapılan Pelitözü Göleti, bugün Bilecik’in en önemli dinlenme parkına dönüşmüştür.